top of page
Synergy Logo TR.png

Büyük Petrol Şirketlerinin Yeşil Aklama Stratejileri - Yaren Öztürk


BP, Chevron, ExxonMobil, Shell ve TotalEnergies gibi Big Oil şirketlerinin geçtiğimiz 2021 yılında sürdürülebilirlik hedeflerine önem veren, iklim dostu ve çevreci bir profil çizmeyi amaçlayan pazarlama stratejisi için yaklaşık 750 milyon dolar harcadıkları ortaya çıktı. Büyük petrol ve gaz şirketleri pazarlama ve reklam stratejilerini temiz enerji, emisyon azaltımı gibi yeşil iddialara kurarken bir yandan petrol ve gaz satmaya devam ediyorlar. Bu şirketler sermayelerinin ise yalnızca %12'sini düşük karbonlu kalkınmaya ayırıyorlar. 2015 yılının sonlarına doğru Paris İklim Anlaşması’nı takiben kurulan iş dünyası ve finans sektörünün iklim krizini nasıl etkilediğine dair veri analizi sağlayan Londra merkezli bağımsız bir düşünce kuruluşu olan InfluenceMap'in yayınladığı son rapor büyük şirketlerin kamuoyunu nasıl yanlış yönlendirdiğini gözler önüne serdi. Beş petrol ve gaz şirketinin halkla ilişkileri ve iletişim araçlarını kullanımı üzerine yapılan kapsamlı çalışmada şirket tanıtımlarının %60'ının iklim hedeflerini vurgulayan en az bir söylemde bulunduğu ortaya çıktı.Bunun aksine, beş şirket bazı doğal gaz projeleri de dahil olmak üzere yatırımlarının sadece onda birinde iklim hedeflerine yönelik faaliyetlere yer veriyorlar. Tanıtım ve reklam materyallerinin ise dörtte birinden daha azı şirketlerin fosil yakıt faaliyetlerini vurguluyor. InfluenceMap araştırmacıları, şirketlerin kamuoyuna nasıl bir mesaj gönderdiğini anlamak için 2021 yılında BP, Chevron, ExxonMobil, Shell ve TotalEnergies tarafından yayınlanan, kurumsal web sitelerindeki makaleler ve blog yazıları, basın bültenleri, raporlar, konuşmalar ve şirket ve CEO sosyal medya hesapları dahil olmak üzere 3.421 kamu iletişim materyalini inceledi. Araştırmacılar, herhangi bir şirketin küresel reklamlarına ilişkin tam bir veri elde etmeleri mümkün olmadığı için reklamları incelemedi. Şirketlerin paylaşımlarının sadece yüzde 23’ü petrol ve gazı teşvik ederken en yaygın paylaşım ise temiz enerjiye geçişi benimsemek ve karbon emisyonlarını azaltılması meselesiydi. Birçok petrol şirketinin 2050 yılına kadar karbon emisyonlarını azaltma planı olduğu bir gerçek fakat şirketler bu planlara sattıkları fosil yakıtlardan kaynaklanan karbon emisyonunu dahil etmiyorlar. Bu da planları güvenilirliği sorgulanabilir bir hale getiriyor. Diğer taraftan raporda beş büyük şirketin önümüzdeki 4 yıl içerisinde petrol üretimini artırmayı hedefleyen bir yol benimsediği görülüyor. Yapılan çalışma, şirketlerin tam aksi şekilde pazarlama stratejilerinde kendilerini temel ürünleri olan petrolden uzaklaştırmak için büyük bir çaba harcadığını gösteriyor. Köklü petrol şirketlerinden BP’nin resmi sayfasının ‘Biz Kimiz’ bölümünde dünyamız ve insanlar için enerjinin yeniden tasarlanması ve dünyanın yeni bir sıfıra ulaşma hedeflerinden bahsediliyor. Petrol kelimesi ise sayfanı en altında ve sadece iki kez geçiyor. Yine sayfanın en altındaki 'Tarihimiz' adlı bir bölümde ise her zaman kömürden petrole, gazdan düşük karbonlu bir geleceğe geçiş yapan bir enerji şirketi olduklarından bahsediliyor. Shell'in resmi sitesinde ise ‘Hakkımızda’ web sayfasında petrol ve gazdan hiç bahsedilmiyor. Chevron'un resmi sitesi de aynı şekilde dizayn edilmiş durumda. Bu da açık bir şekilde gösteriyor ki bu şirketler iklim gündemine ve hedeflerine bir o kadar ilgili, petrol ve doğal gazdan ise bir o kadar bağımsız bir profil yaratmak istiyorlar. Bu bağlamda, Shell kamuoyuna yansıttığı imaj ve eylemleri arasında en büyük çelişkiye sahip olan şirketlerden biridir. InfluenceMap'in raporuna göre Shell, pazarlama stratejileri ve reklam kampanyalarının %70'inde çevre yanlısı faaliyetlere vurgu yaparak en fazla çevreci söylemde bulunan şirket olurken, eylemleri bu yönde ilerlemiyor. ExxonMobil, pazarlama stratejilerinin ve reklam kampanyalarının %70'inde çevreci ve yeşil iddialarda bulunurken, yatırım harcamalarının sadece %8'ini düşük karbon hedeflerine ayırmış durumda. TotalEnergies ise pazarlama stratejileri ve reklam kampanyalarının %62'sinde yeşil iddialarda bulunurken, yatırımlarının %25'ini düşük karbon hedeflerine ayırdı. İnsanlara bir petrol şirketi olmadıkları, iklim değişikliği konusunda çözümün bir parçası oldukları mesajını vermeye çalışan şirketlerin son zamanlarda yenilenebilir enerji politikalarını zayıflatmak ve fosil yakıt üretimini artırmak için hükümetler nezdinde lobi faaliyetlerinde bulundukları da araştırmada yer alıyor. Yapılan araştırma, 2021 yılından bu yana TotalEnergies hariç diğer büyük şirketlerin daha fazla petrol ve gaz alımını destekleyen politikalar için doğrudan lobi faaliyetilerinde bulunduğunu ortaya koydu. Örneğin, Shell'in CEO'su Gretchen Watkins 6 Nisan 2022’de Kongre'de yaptığı açıklamada Meksika Körfezi'nde yeni petrol ve gaz projelerinin yapımına izin verilmesi gerektiğini savundu. Ayrıca, Chevron dışındaki tüm şirketlerin son zamanlarda doğal gazın uzun vadeli kullanımını teşvik ederek yenilenebilir enerji politikalarını zayıflatmak için faaliyette bulunduğu açıklandı. Aralık 2021’de ise Exxon, New York'ta yapılan yeni binalarda doğal gaz kullanımını yasaklayan yasa teklifine karşı gelerek elektrikli cihazların ev sahiplerini binlerce dolar ödemek zorunda bırakacağı konusunda çeşitli reklamlar yayınlayarak halkı yanlış bir şekilde yönlendirdi. Öte yandan 1919 yılında kurulan ve günümüzde iklim politikalarına karşı belli bir tutum sergileyen Amerikan Petrol Enstitüsü’nün 600 üyesinin arasında BP, Chevron, Exxon ve Shell’de yer alıyor. Her ne kadar bu yazıda yapılan son araştırmalara ağırlık verilmiş olsa da bahsedilen durum yeni bir gelişme değil. Petrol ve gaz şirketleri onlarca yıldır ekosisteme zarar veren eylemlerini örtbas etmek için farklı yollar uyguluyorlar. Son yıllarda temiz enerji ve iklim değişikliği söyleminin artmasıyla birlikte bu yöne kayarak yeşil kimlik algısı yaratmaya çalışıyorlar. Bu da "greenwashing" adı verilen ve Türkçe’ye yeşil yıkama ya da yeşil aklama olarak çevrilen bir pazarlama stratejisi. Bu stratejiyle büyük şirketler insanları yanlış yönlendirerek ürünlerinin satın alınmasını sağlıyorlar. Bu noktada, şirketlerin yeşil aklama stratejisi izleyip izlemediklerini anlamak için harcama raporlarını ve gider kalemlerini incelemek fayda sağlayacaktır.

Kommentare


bottom of page