Türkiye, 21. yüzyıldan itibaren ivme kazanan hidrokarbon arama faaliyetlerini denizlere taşıyarak son yıllarda büyük keşiflere imza attı. Devlete ait hidrokarbon arama faaliyetlerini yürüten Türk Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Karadeniz'de 2004 yılından bu yana yükselişini sürdürüyor. Hidrokarbon arama faaliyetleri ilk olarak sismik faaliyetlerle başlamış ve bu aşamada toplam 142.000 km iki boyutlu (2D) sismik ve 37.610 km2 üç boyutlu (3D) sismik verilere ulaşılmıştır. TPAO, bu çalışmalardan elde edilen verilerle toplam 16 adet olmak üzere 6 derin deniz ve 10 sığ deniz arama kuyusu açmıştır. Ayrıca Akçakoca-3 ve Akçakoca-4 kuyuları gibi gelecek vaat eden alanlarda kuyu sayısı artırılmıştır.
Mayıs 2019'da denize indirilen Barbaros Hayrettin Paşa Sismik Araştırma gemisinin, 2020 yılında Karadeniz'de yapılan büyük keşif öncesinde Sakarya Gaz Sahası'ndaki faaliyetleri sonucunda doğal gaz konusunda umut verici veriler elde edildi. Bölgedeki gaz rezervlerinin tespiti sonucunda, Türkiye'nin Mayıs 2018'de envanterine kattığı ilk sondaj gemisi Fatih, 29 Mayıs 2020'de bölgeye gönderildi. 21 Ağustos 2021'de 320'lik doğalgaz keşfi, Fatih sondaj gemisi tarafından Tuna-1 Kuyusu'nda milyar m3'ün açıldığı açıklandı . Tuna -1 kuyusu, Karadeniz'de Türkiye'nin ekonomik münhasır bölgesinde yer almaktadır. Bu keşif, 2020 yılında dünyada yapılan keşifler arasında ikinci sırada yer alıyor. Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Fatih Birol, yaptığı açıklamada 320 milyar metreküp bulgunun 80 milyar dolar değerine tekabül ettiğini ve bu buluşun Türkiye için bir dönüm noktası olduğunu vurgulamıştır. Türkiye'nin hidrokarbon arama faaliyetlerinde önemli bir adım olan bu keşiften sonra Ekim 2020'de Tuna-1 kuyusunda da 85 milyar metreküp doğal gaz rezervinin varlığı tespit edildi. Böylece Türkiye'nin Tuna-1 Kuyusunda tespit edilen toplam doğalgaz miktarı 405 milyar metreküpe ulaştı.
Karadeniz'de bir diğer önemli keşif de Haziran 2021'de Filyos Limanı ve Doğal Gaz İşletme Tesisi töreninde duyurulan Amasra-1 kuyusunda yapıldı. Sakarya Doğal Gaz Sahasında toplam rezerv 540 milyar metreküpe yükseldi. Bu keşfin bir diğer önemli yönü de doğal gazın ülkeye nasıl getirileceğinin törenle anlatılması oldu. Bu plana göre Türkiye önce deniz tabanında doğal gaz üretim sistemleri kuracak, ikinci aşamada karada doğal gaz işleme tesisi kuracak ve son olarak da deniz ile kara arasındaki bağlantıyı sağlayacak bir boru hattı kuracaktı. Planın 2023 yılında tamamlanarak gazın halka ulaştırılması hedefleniyor. Ayrıca sondaj gemileri de çalışmalarına devam ediyor. Fatih, Amasra-1'deki aramanın ardından Türkali-1 ve Türkali-2 kuyularında arama faaliyetlerini sonlandırdı.
Karadeniz'de şu anda 3'ü sondaj gemisi arayışında olan 16 gemi bulunuyor. Fatih'ten sonra TPAO envanterine katılan Yavuz, Fatih sondaj gemisi ile aynı teknik özelliklere sahip ve 12.200 metreye kadar sondaj yapabiliyor. Görevli üçüncü sondaj gemisi Kanuni de 12.200 metreye kadar sondaj yapabilmektedir. TPAO'nun Mayıs 2022 tarihli raporuna göre, Fatih Sondaj gemisi Karasu-1 ve Gökçebey-1 kuyularında faaliyetlerini tamamlayarak Türkali-9 kuyusunda yeni görevine başladı. Kanuni sondaj gemisi Türkali-4 ve Türkali-5 kuyularında çalışmalarını tamamlayarak Türkali-3 kuyusuna hareket etti. Üçüncü sondaj gemisi Yavuz ise Türkali-2 kuyusunda faaliyetlerine devam ediyor.
13 Haziran 2022 tarihinde Filyos Limanı ve Doğalgaz İşletme Tesisi'nde "Birinci Karadeniz Gaz Deniz Borusu İndirme ve Kaynak Töreni" gerçekleştirilmiştir. Bu sayede daha önce açıklanan üç aşamalı planın hayata geçirildiği söylenebilir. 2023 yılının ilk çeyreğinde Karadeniz'den çıkarılan gazın evlere teslim edilmesi bekleniyor. Ayrıca Filyos'un bulunduğu Zonguldak, doğal gaz ve kömür yatakları ile Karadeniz'i Türk enerji merkezi haline getirdi.
Karadeniz'deki potansiyel, Türkiye ciddi çalışmalara başlamadan önce anlaşılmıştı. Bölgede halihazırda aktif olarak doğal gaz çıkarımı yapan Romanya ve Bulgaristan gibi ülkeler de bulunmaktadır. Romanya'nın Karadeniz'deki kıta sahanlığının tahmini 200 milyar metreküp rezervi var. E X-30 Trident'te Lukoil; XIII-Pelican ve XV Midia West'te Karadeniz Petrol ve Gazı; E X-27 Muridava'da Petroceltic; ve XIX Neptune West'te Exxon Mobil faaliyetlerini sürdürüyor.
Bulgaristan’da özellikle Khan Asparuh bölgesinde önemli rezervlerin olduğu düşünülürken, Fransız Total ve Rumen OMV Petrom aramalarına devam ediyor. Bir diğer enerji devi Shell, Han Kubrat bölgesinde faaliyetlerine devam ediyor. Ayrıca 90'lı yıllarda Texaco tarafından keşfedilen Galata-1 ve Galata-2 sahaları da ülkenin doğal gaz arama serüveninde önemli bir konumdadır. 2000'li yıllarda Kavarna ve Kaliakra sahaları da araştırıldı. Bu bölgelerdeki araştırma ve arama faaliyetleri günümüzde de devam etmektedir.
Türkiye, Bulgaristan ve Romanya bölgede araştırma ve arama faaliyetlerine devam etmektedir. Bu üç ülkenin de birbirlerinin çalışmalarından öğrenecekleri bir şey var çünkü her çalışma bölgesinin kendine has özellikleri var. Karadeniz bölgesinde yapılacak çalışmalardan kümülatif bir bilgi birikimi elde edileceğine şüphe yoktur. Her üç ülke de büyük finansman harcıyor ve enerji bağımlılığını ve ihracatını ortadan kaldırmak için yatırımcıları ülkelerine çekmeye çalışıyor. Türkiye 2023 hedeflerine ulaşırsa günde 10 milyon metreküp doğal gaz üretmesi bekleniyor. Bu da ülkeyi diğer emsallerinden çok daha ileriye taşıyacak bir potansiyel yaratacaktır.
Comments